Dünyanın EN MUTLU İnsanı
Sorular çılgınca dönüp dururken hayal dünyamda, kendimi bulmak için çıkmıştım bir kere “Beni Bulma” yolculuğuna. İşte tam da o anda hayatımda hiç görmediğim, tanımadığım bir insanla karşılaştım. O kişiyi merak ediyorsanız söyleyeyim, o kişi bendim. Sürekli bir yerlere ait olmaya çalışmak beni benden uzaklaştırmış ve bana ait olmayan bir insana otuz beş yıl katlanmama sebep olmuştu. Bu yüzden otuz beş yıl sonra karşılaştığım insan beni ilk başta korkutmuş ama sonra heyecanlandırmış ve daha sonrada Dünyanın EN MUTLU İnsanı yapmak için cesaret, aynı zamanda güç vermeye başlamıştı. Gerilla savaşçısı gibi satış ve pazarlama sektöründe hep “Şöhret” olmaya çalışmıştım. Kendimi ifade etmem gerekiyordu çünkü, yıllarca aileden okula kadar süren eğitim sürecinde bu öğretildi. Peki ben, ne zaman ben olmayı öğrenecektim. Cevap verebilmek için öncelikle “Şöhret” ne demekti onu bilmek gerekiyordu. Şöhret “Kişinin benlik arazisinin başkaları tarafından işgali” demek olduğunu öğrendiğimde, avazım çıktığı kadar yüksek bir sesle dedimki; “Eğer yaşamın işgal altındaysa Devrim yapmaya hazır ol”.
Olmak istediğim roller beni bana yabancılaştırdığını kolay değil ama tam otuz beş yıl sonra öğrenmiş olmak ürkütücüydü. O zaman beni benden uzaklaştıran işgalci benden kurtulma zamanı gelmişti. Ve Rabbimden içtenlikle, inançla, kesin bir dille gerçek kimliğimi istediğimde “Dünyanın EN MUTLU İnsanı” ile tanıştım.
Artık yarım kalan hayallerimin peşinden büyük bir heyecanla yola çıkmıştım… Nereye mi? Tâbi ki gidebileceğim en iyi yere. Artık yola çıkmıştım bir kere… Hep benim için planlanan yolculuklardan kurtulup, kendime yolculuk yapmaya. Kiminle mi? Tâbi ki gidebileceğim en iyi kişiyle. Dedim ya artık yola çıkmıştım… Ne zaman mı? Tâbi ki gidebileceğim en iyi zamanda. Kendime… kendimle… şu AN’’a… Öz’e YOLCULUĞA… Yani zannettiğim kendimden, gerçeğim olan kendime yolculuk.
(Yeni kitabımdan…)