2010 yılında yabancı bir sitede yazılmış bir makalede, ‘pişmanlığı minimuma indirme konsepti’ konusundan bahsedilmiş. Bu; amazon.com’un kurucusu Jeff Bezos’un karar verme biçimini açıklamak için kullandığı bir terim. Fikir, gelecekte olası pişmanlığınızı en aza indirecek kararlar almanız gerektiğidir.
1994 yılında Amazon fikrini başlatmayı düşünürken bu çerçeveyi kullandı. O, zaten o zamanlar iyi bir işe sahipti ve pişmanlık dolu yıllar olsa bile Amazon’u başlatmaya karar verdi. En kötü ne olabilirdi ki? Bu yüzden risk aldı ve şirketi başlattı. Sonuçta, Amazon büyük bir başarı oldu. Ama olmasa bile, en azından pişman olmayacaktı.
Bu düşünce, zor kararlar vermek için iyi bir çerçevedir.
Fakat pişmanlıktan bahsetmek için kendimize şunu sormalıyız: İnsanlar hayatlarının sonunda ne sıklıkta pişmanlık duyarlar? Dilediklerini yapabildiler mi? Bu önemli bir sorudur, çünkü cevabı bilmek, pişmanlığı minimuma indirme konseptini etkili bir şekilde kullanmanıza yardımcı olacaktır.
Bronnie Ware’ın bir makalesi bu soruya cevap veriyor. Palyatif bakımda çalışmış ve hayatlarının son haftalarında olan birçok insanla tanışmıştı. İnsanların pişmanlıkları da dahil olmak üzere birçok hikaye duydu. Bu insanların ve yılların verdiği deneyimle en yaygın beş pişmanlığı şöyle yazdı:
- Keşke benden başkalarının beklediği hayatı değil kendim için bir hayat yaşama cesaretine sahip olsaydım.
- Keşke çok çalışmasaydım.
- Keşke duygularımı ifade etme cesaretim olsaydı.
- Keşke arkadaşlarımla iletişim halinde kalsaydım.
- Keşke daha mutlu olmama izin verseydim.
Buradaki her nokta, üzerinde düşünmeye değer. Bu hatalardan herhangi birini yapıyor musunuz? Geliştirmek için hangi alanlara ihtiyacınız var?
Bu olası pişmanlıkları en aza indirgemek için, inandığımız birkaç şey var:
Sahip olduklarınızdan memnun olun
Sahip olduğunuz şeyle yetiniyorsanız her zaman daha fazla kazanma baskısı hissetmezsiniz. Maddi şeylerin size mutluluk verebileceğini düşünebilirsiniz, ancak maddi şeyleri takip etmek aslında mutluluğunuzu azaltabilir. Çok çalışmak ve memnun kalmak, hayatınızın daha önemli yönlerini ihmal etmek demek değil.
Bu kolay değil. Çevremiz, mutlu olabilmek için daha çok şey ve daha iyi bir yaşam tarzına ihtiyacınız olduğu mesajıyla sizi sürekli olarak darlamaktadır. Bu yüzden sahip olduklarınızla ilgili bilinçli bir karar vermeniz gerekiyor.
Sizin için önemli olanı yapın
Başka birininkini değil kendi hayatınızı yaşamak önemlidir. Diğer insanların sizden beklediğinden çok, sizin için önemli olanı yapın. Tutkularınız nelerdir? Hangi nedenleri önemsiyorsunuz? Onları bulun ve hayatınızı etraflıca bir düzenleyin. Amacınız zenginlik ya da şöhret elde etmekten ziyade tatmin edici ve anlamlı bir yaşam sürmek olmalıdır. Bu size gerçek mutluluğu verecektir.
İlişkilerinizi geliştirin
Hem aileniz hem de arkadaşlarınızla ilişkileriniz için daha fazla zaman ve enerji harcamalısınız. Memnun olmayı öğrenmişseniz ve artık iş ile de çok uzun süreler uğraşmıyorsanız, ilişkileriniz için daha fazla yatırım zamanı bulacaksınız. Ödülünü acil almayabilirsiniz, ama sonucu buna fazlasıyla değecektir.
Mutlu olmayı seçin
Bunu fark etmek için çok da beklememelisiniz. Mutluluk sizin seçiminiz. Mutlu olup olmadığınızı, başka insanlara ya da koşullarınıza göre belirleyen yine sizsiniz. Bu yüzden sorumluluğu üstlenin ve doğru seçimi yapın.