Başarı zaman ister çabuk olan çabuk biter.

Güzel olan her ne varsa, aslında  büyük bir azim ve kararlılık sonucu ortaya çıkıyor bunu hepimiz biliyoruz.

Çalışmadan, emek vermeden hangi hayalimize ulaşabiliriz veya bu hayal hemen gerçekleşse bizim için ne kadar önemli olurdu? Ekmeği bile yutmak için önce çiğnememiz gerekir.

“Mevsiminden önce çiçek açan ağaçlar, daha ilk yağmurda o çiçeklerini kaybetmeye mahkumdurlar.”

Siz her gün atmanız gereken o küçük adımlarla devam edin yolunuza. Belki hemen çok büyük değişiklikler olmayacaktır ama güzel olan her şeyin anını beklediğini unutmayın. Olmak istediğiniz o güzel günler için adım atmaya devam edin. Gelin, şimdi de kararlı ve sabırlı  bir şekilde  her gün büyümeye devam eden kavak ağacının hikâyesine kulak verelim:

Hikâyemiz bir kavak ağacının  yanında  kabak filizinin boy göstermesiyle başlar. Bahar ilerledikçe  bitki, kavak ağacına sarılarak yükselmeye başlar. Yağmurların ve güneşin de etkisiyle uzunluğunu  iyice  arttıran kabak bitkisi, kısa sürede  kavak ağacıyla  neredeyse  aynı  boya gelir.

Bu hızlı  büyümeyle birlikte  gururu  da artan bitki kavağa sorar::

“Sen kaç ayda bu duruma geldin,  ağaç?”

“On yılda  demiş, kavak.”

Kabak,çiçeklerini sallayarak  güldü.

“On yılda mı ben neredeyse iki ayda seninle  aynı  boya geldim  bak. ”

Kavak ise kabağın  bu sözlerine güldü.

“Doğru  dedi  çok doğru. ”

Günler günleri  kovaladı  ve sonbaharın  ilk  rüzgârları başladığında kabak önce üşümeye  başladı,sonra yapraklarını düşürmeye,soğuklar  arttıkça  da aşağı  doğru  inmeye  başladı.

Bu kez de biraz korkuyla  sordu kavağa:

“Neler oluyor  bana ağaç?”dedi .

Kavak sakin bir  şekilde şöyle yanıt verdi:

“Telaşlanmaya gerek  yok, ölüyorsun !”dedi.

Kabak hiçbir şey anlamadı :

“Niçin ?”diye sordu.

Kavak,yine  sakin bir şekilde yanıtladı;

“Çünkü  benim on yılda geldiğim yere sen iki ayda gelmeye çalıştığın  için. ”

Bazen yavaş olan hızlıdır, bazen de hızlı olan yavaştır. Başarı zaman ister çabuk olan çabuk biter. Sabırla ağır ağır büyüyeceksin ki en ufak rüzgarda yıkılma. Bu yüzden bir şeyler  olmuyormuş gibi düşünme. Çabalamaya devam et. Aslında kök salıyorsun, güçleniyorsun. Hayat da olduğu gibi Network Marketing’de de durum aynıdır aslında, bir şeyi yapıyorsan yapmaya devam et, güçleneceksin. Hemen para kazanma kafasına girme, kavak ağacı gibi yükselmeyi düşün. Bu ticarette başarılı olmayı istiyorsan güçlü olman gerek !