İyiyim. Hayır, bu biraz az kalır. Aslında ben efsane iyi hissediyorum. Her gün zamanımı nasıl kullanacağıma karar verebiliyorum, sınırlamalardan tamamen uzak bir şekilde.İçtiğim su sıradışı temiz ve daha da iyisi bakteri, virus ve patojenlerden arınmış durumda.
Hayatınızdaki güzelliklerin farkında mısınız?
Bu noktada bir şeyi fark ettiniz mi? Ben, sen, bu cümleleri okuyan diğer insanların çoğu çok fakir ülkelerde yaşayan milyonlarca insanın hayatı boyunca tecrübe edebileceğinden yüz kat daha kolay, güvenli ve iyi bir hayata sahip.
Ama tüm bu gerçeklerin farkında mıyız? Pek sayılmaz, buna minnet duymak yerine bir çoğumuz hayatımızın ne kadar iyi olduğunun farkına varmıyoruz. İnsanlar kötümser olup, şu an hayatlarının “berbat durumuna” odaklanırken aslında ne kadar güzel şeylere sahip olduklarını unuturlar. Hayatımızdaki binlerce şeyi kanıksayıp onların değerlerini bilmiyoruz çünkü bizim için son derece normaller. Her gün yıkanabilmek, yemeğimizi masada görmek gibi. Hepimiz günde bir hatta iki kere yıkanabiliyoruz ama bir Afrikalı için yaşadığı kabilede hijyenik sebepler için öyle bir su israfına kalkışmak ölümcül olabilir.
Sevgili dostum, lütfen biraz daha hayatının nasıl olduğunu düşün! Sürekli hayatımızdaki olumsuz şeylere odaklanmak yerine, muhteşem bir şansla ödüllendirildiğimizi ve hayatımızı daha da güzel yapmak için yeni şeyler başarma imkanımızın olduğunu farkına varmalıyız. Neden hayatın bu kadar zor olduğunu düşünmeye kafa patlatmak yerine, hayatınızda başardığınız şeyleri takdir edin ve daha da önemlisi: fakir ülkelerdeki insanlar için ulaşılamaz olan bu şeylere saygı duyun.
