Doğamız gereği negatif düşünmeye meyilli varlıklar oluğumuz için her zaman olaylara kötü tarafından bakarız. Bardağın dolu tarafı genelde dikkatimizi çekmez. Böyle düşünerek kendimizi güvenceye aldığımızı düşünürüz bir bakıma. Ancak böyle yaparak çözüme, fırsata değil, sorunlara odaklanmış oluruz. Neye odaklanırsan o büyür ilkesi devreye girer. Artık fırsat ayağımıza kadar gelse bile biz onu algılayamaz seviyeye gelmişizdir.
Aslında bu durum başarılı insanlarla sıradan insanları ayıran en büyük etmendir. Bardağa dolu tarafından bakmaya odaklanmış kişiler, fırsatları daha çabuk görebilme eğilimindedir.
Bu konuyu en güzel şu hikaye ile anlayabiliriz:
Bir ayakkabı şirketi pazar araştırması yapması için Afrika’da bir ülkeye pazarlama müdürünü gönderir. Rakip firma bunu duyar ve o da hemen aynı ülkeye müdürünü yollar. Bir hafta sonra birinci şirketin pazar araştırmasını yaptıktan sonra patronunu arar ve şöyle der;
-“Patron, burada herkes açlık ve sefaletten kıvranmakta. Hiç kimsenin, ayağına ayakkabı alacak parası yok, olsa da boğazı için harcar. Buraya yatırım asla mantıklı değil.” der ve geri döner.
Rakip firmanın müdürü de bu arada araştırmalarını tamamlamıştır ve hemen heyecan içinde şirketiyle irtibata geçer;
-“Patron, burada hiç kimsenin ayağında ayakkabı yok. Burada bir fabrika açarsak herkese ayakkabı satabiliriz. Acil yatırım yapmamız gerekiyor.”der ve oraya yatırımın önünü açar.
Bu hikayelerden anlaşılacağı üzere, aynı durum her iki müdür için de geçerlidir. Sıkıntı var, parasızlık var, açlık var, belki bunların yanında bilmediğimiz bir çok olumsuz durum var. Ancak bizim bakış açımız bu duruma şekil verecek. Ya sadece olumsuzlukları görerek, sürekli kendimizi engelleyeceğiz. Ki zaten bütün çevremiz bu bakış açısında. Ya da bakış açımızı pozitif tutmayı öğrenip fırsatları göreceğiz.
Şartlarımız çok kötü olabilir. Paramız olmayabilir. Belki çoğu insana göre en diplerde bile olabiliriz. Ama bir yerlerde fırsatlar bizim onları görmemizi bekliyorlar.
Randy Gage’in şu sözüyle hikayemizi bitirelim;
“Sıkıntılar, fırsatları da beraberinde getirir.”