İş hayatının yoğunluğunda birçoğumuz sağlıklı bir şekilde beslenmeyi ihmal edebiliyoruz. Tabi ki bu durumun ne gibi olumsuz etkilerinin olacağından habersizce. Bir çok araştırma, özellikle çalışan bireylerin günün en önemli öğünü olan kahvaltıyı atladıklarını göstermektedir. Bu öğünü atlamayanların bir çoğunun da sağlıksız kahvaltı alternatiflerini tükettiklerini biliyoruz.
Beslenirken amacımız sadece karın doyurmak olmamalıdır. Yediğimiz besinlerin ruh ve beden sağlığımızda oluşturacakları etkinin bilincinde olmak çok önemlidir. Biz ne yiyorsak oyuz. Beslenme alışkanlıklarımız, sağlığımız başta olmak üzere iş performansını da etkileyen çok önemli bir noktadır.
Kahvaltısız olmaz
Kahvaltının sağlık için olmazsa olmaz bir öğün olduğunu herkes bilir. Uzun saatler dinlenmeyle geçen bir gecenin sabahında enerji depolarımızı dolduracak olan şey güzel bir kahvaltıdır. Uyku ile yavaşlayan metabolizmamızı canlandırır. Gün içerisindeki performansımızı etkileyen temel öğündür. Eğer metabolizmayı bir motor olarak düşünecek olursak, kahvaltı da bu motorun çalışmasını sağlayan temel yakıttır aslında.
Yapılan sağlıklı bir kahvaltı, gün içerisinde hem sizi diğer öğününüze kadar tok tutacak hem de günün geri kalan öğünlerinde daha sağlıklı besinler seçmenizi sağlayacaktır. Ancak burada bahsettiğimiz sağlıklı bir kahvaltı menüsüdür. Yani yapılan her kahvaltı vücudumuzda bu olumlu etkileri yaratmaz. Ülkemizde iş yoğunluğu fazla olan çalışan kesimin genel kahvaltı tercihi unlu mamuller olmaktadır. Yani sabah işe yetişme derdinden dolayı hemen yolda atıştırmak için simit, poğaça, börek gibi unlu besinler tercih edilmektedir.
Sağlıklı bir kahvaltı derken bu tarz bir kahvaltıdan bahsetmiyoruz. Özellikle rafine undan yapılan bu besinler gereğinden fazla yağ ve basit karbonhidrat içerikli olup boş enerji verir ve sağlığınızı bozar. Kan yağlarının artmasına, karaciğer yağlanması, obezite, insülin direnci, diyabet ve kalp hastalıkları gibi birçok ciddi rahatsızlığa davetiye çıkarır.
Sağlıklı bir kahvaltı proteinden zengin bir menü olmalıdır. Böyle bir menü gün boyunca enerjinizi olumlu yönde etkiler. Bununla birlikte sağlıklı proteinler açısından zengin bir kahvaltı, kilo problemi olan bireylerde kilo kaybında da kritik rol oynar.
Ara öğün yap
Yoğun bir tempoyla işinize koştururken ana öğün vaktine kadar enerjiniz dayanmayabilir. Gün sonuna doğru iş performansınız düşebilir. Tekrardan enerjinizi ateşlemek için ikindi saatlerinde sağlıklı atıştırmalıklardan oluşan bir ara öğün yapabilirsiniz. Örneğin;
- Kuru meyveler + ceviz- çiğ badem gibi sağlıklı kuruyemiş + 1 fincan kahve
- 1 porsiyon meyve + 1 bardak ayran
- 1 dilim ekmek veya galeta + 1 dilim peynir
- Yarım simit + 1 dilim peynir gibi küçük ve sağlıklı atıştırmalıklar ana öğün vaktinize kadar enerjinizi ve odağınızı inanılmaz toparlayacaktır.
Düzenli su tüketmeye özen göster
Su, insan vücudunun ihtiyaç duyduğu temel yaşamsal sıvıdır. Metabolizmayı çalıştıran en güzel ve önemli içecektir. Her gün yeterli kadar su tüketmek iş performansını etkileyen en temel şeylerden biridir.
Gün içerisinde su tüketimi yetersiz olduğunda ciddi baş ağrısı, odaklanmada problem ve bilinç bulanıklığı yaşayabilirsiniz. Tabi ki bu durum günlük hayatınızın işleyişini olumsuz etkiler.
Beden ağırlığına göre değişmekle birlikte günde en az 2 litre su tüketmeye özen gösteriniz.
Ana öğünlerde ev yemekleri veya ızgaralar tercih etmeye özen göster
Gün içerisinde özellikle çalışan bireyler öğle yemeğini dışarıdan yemek zorunda kalabiliyor. Temel besin ögeleri açısından sağlıklı ve dengeli bir menü tercih ederek gün içerisinde enerjinizi daha da arttırabilirsiniz.
Günümüz çağında hemen hemen her restoran ve kafede sağlıklı ve dengeli menü seçenekleri bulmak mümkün. Fastfood yerine ev yemekleri ya da ızgara tavuk,balık, et, köfte ve bol salatalar tercih edilebilir.
Pomodoro Tekniği İle Performansınızı Artırın >>
Gün içerisinde aşırı çay ve kahve tüketiminden kaçının
Toplum olarak özellikle çaya, kahveye düşkün olmamız bizler için bazen dezavantaj olabilmektedir. Özellikle yemek sonrasında tüketilen çay ve kahve vitamin-mineral emilimini azaltabilmektedir. Vücuttan aşırı miktarda idrar yoluyla sıvı kaybına neden olabilmektedir. Bu nedenle çay kahve tüketiminde aşırıya kaçmadan yemeklerden en az 1 saat sonra tüketmeye özen gösterilmelidir.
Gün içerisinde hareketinizi arttırın
Hareket etmek, en başta vücutta kan dolaşımının daha iyi olmasını sağlar. Daha iyi bir kan dolaşımı da hücrelerin oksijenlenme kapasitesini arttırır. Böylece daha enerjik ve dinç olmamızı sağlar.
Bu nedenle özellikle masa başı işi yapıyorsanız; iş yerinde arada bir masanızdan kalkıp dolaşın, hava alın, yürüyüş meditasyonu yapın, su almaya gidin veya çay kahve molası için arada kalkın dolaşın. Bu küçük hareketlerle bile kan dolaşımınız daha sağlıklı olacaktır.