Zor Zamanlarda Dayanıklılığınızı Artırmanın 4 Yolu

Dayanıklılığı artırmanın formülleri nelerdir?

Zor zamanlarda dayanıklılığınızı nasıl artırabilirsiniz? Dayanıklılığı artırmanın formülleri nelerdir? Dayanıklılık nelere bağlıdır? Mental dayanıklılığınız konusunda, kendinizi zor zamanlara hazırlamalısınız. Peki bunun için neler yapabilirsiniz?

Dayanıklılığı artırmanın formülleri sır değildir. Gün içerisinde gelişen tavırlarınızı, tepkilerinizi ve de düşüncelerinizi düzenlediğinizde, aslında başarı sürecinizin o kadar zor olmadığını göreceksiniz.

Aramızdaki farklılıklar sadece zorlukların şekline değil, aynı zamanda ona nasıl tepki verdiğimizde de yatıyor. Kendinizi hayatta, şanssızlık yaşayıp ezilmiş buluyor musunuz? Yoksa mücadele etmeye devam mı ediyorsunuz?

Dayanıklılık, güçlüklerle başa çıkmak, güç ve refah oluşturmak için zorlukları kullanma becerisidir.

Dayanıklılığa sahip olmak, mücadele etmediğiniz, hata yapmadığınız veya yardım istemeniz gerekmediği anlamına gelmez. Dirençli insanlar, durum çirkinleştiğinde veya yorucu hale geldiğinde bile işe devam ederler. Talihsizliklerinden öğrenirler ve başkalarına güvenirler.

Trajedi ortaya çıktığında bile büyüme devam eder. Travmatik bir deneyimden kaynaklanan olumlu değişikliklere travma sonrası büyüme denir. Bu değişiklikler, yaşamı daha derin bir şekilde takdir etmeyi, kişinin kendi yeteneklerine dair güçlendirilmiş bir duyguyu ve başkalarıyla daha güçlü ilişkiler kurmayı içerir.

Hata Yapmanın Yararları Nelerdir? >>

Dayanıklılığı Arttırmanın Formülleri – 4 Yol

Dayanıklılığı artırmanın formülleri nelerdir? – Karşılaştığınız mücadeleler ister travma ister günlük aksilikler olsun, dirençli olmak kendi yolunuz üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmanıza ve olumlu bir değişim geliştirmenize yardımcı olacaktır. Bu dört strateji, dayanıklılık rezervlerinizi oluşturabilir.

Yorumlarınızı Yeniden Şekillendirin

Dirençli insanlar, gerçeği kabul ederken durumlarını daha olumlu bir şekilde açıklamanın bir yolunu bulur.

Dirençli insanlar, gerçeği kabul ederken durumlarını daha olumlu bir şekilde açıklamanın bir yolunu bulur.

  • Üzerinden bir yıl geçmiş bir doğal afet sonrası, doğal afet kurbanlarıyla röportaj yapan bir haber yayınını hayal edin. Verilen şu cevapları bir düşünün. Bazı karamsar insanlar; “Hayatlarımızı asla geri  alamayacağız.” Başkaları da şu şekilde anlatıyor; “Bu başıma gelen en kötü şeydi. Ancak bu topluluk bir araya geldi ve inanılmaz bir şekilde güçlendik.”

Karşılaştığımız güçlükleri nasıl yorumlayacağımıza karar verme yeteneğine sahibiz. Sebat ettikçe kazandıklarımızın takdir edilecek noktalarını bulmaya çalıştığımızda, yaşama daha minnettar bir yaklaşım geliştiririz. Bizi yaralayan zorluk, bize bilgelik de verir.Tüm gördüğünüz olumsuz durumlarda, kendinize şu soruyu sorarak bakış açınızı genişletin: “Bu sıkıntıdan neler öğrenebilirim?”

Tutum Başarınızı Nasıl Etkiler? >> 

Neyi Kontrol Edebileceğinizi Tanımlayın

İyimserler, en dirençlilerimizdendir ve dikkatlerini durumlarını nasıl daha iyi hale getirebileceklerine odaklayarak başarılı olurlar. Bir zorlukla karşı karşıya kaldıklarında, kötümser düşünenlerin, olumlu değişiklikleri, hayata geçirme fırsatları daha zordur. Kısacası mağdur zihniyetini benimsiyorlar.

İyimserler, sahip oldukları kontrolün farkındadırlar. Direnç, zorlu koşullara rağmen bir adım öne çıkma eylemidir. Kontrol edebileceğimiz bir şeye eleştirel baktığımızda, kendimize bir yol çizeriz. Zorluklar içinde sıkışmış veya tıkanmış hissettiğinizde, kontrolünüzün elinizde olduğunu hatırlayın. Olumsuz düşüncelerden sıyrılmak için hemen harekete geçin.

Mutluluk Hormonunuzu Nasıl Artırabilirsiniz? >>

Destek İsteyin

Dayanıklılığı artırmanın formülleri nelerdir? – Her kültürde, kişisel iradesi ile herhangi bir engele dayanacak kadar yeterli gücü olan, kendine güvenen, yalnız kahramanın birçok örneği vardır.

Ancak kişisel güç çok önemli olsa da, nihayetinde gerçek dayanıklılığı mümkün kılan, bir topluluk duygusudur. Önemli zorluklar yaşayan çocuklar üzerinde yapılan araştırmalar, bu konuyu desteklemektedir. Bu araştırma, yaşamlarında istikrar ve destek sağlayan bir yetişkin bulunan çocukların, böyle bir destekten yoksun olan çocuklara göre daha başarılı olduklarını ortaya koymuştur. İyi zamanlarda, önemli ilişkilerinize değer vermek, zorluklar geldiğinde bu ilişkilerin güçlü kalmasına yardımcı olacak güven ve samimiyeti inşa edebilir.

Meydan Okumayı Öğrenin ve Başarısızlığı Kucaklayın

Başarısızlık, çoğumuz için kabullenmek zor. Kendimizi aptal yerine koyma riskini almaktansa zorlu bir durumdan geri adım atmayı tercih ederiz. Ancak meydan okumanın bizi güçlendirebileceği gerçeğini görmeliyiz. Hem başarılardan hem de başarısızlıklardan öğrenebileceğimiz perspektifi benimsediğimizde, direnç kaslarımızı çalıştırıyoruz. Çoğu insan bunun farkında bile değil.

Bu, sıkıntı aramamız gerektiği anlamına gelmez. Ancak kendinize meydan okumak için küçük, yönetilebilir yollar bulmak kendinize güven oluşturur.

  • İlgilendiğiniz dersi alın.
  • Kaçındığınız o telefon görüşmesini yapın.
  • Sınırlarınızı yavaş yavaş zorlayın
  • Keşif ve merak görüşünü benimseyin.

Uçsanız da, çarpıp yansanız da bilgi ve içgörü kazanıyorsunuz. Sonuçlardan ziyade deneme süreciyle özdeşleşme, yaşama dayanıklılık inşa eden bir yaklaşımdır. Bu nedenle mental olarak dayanıklılık kazanmak sizi hayatta yükseltecektir.

Network Okulu’ndan Bir Söz

Herkesin farklı direnç seviyeleri vardır. Ancak bu, inşa etmek için çalışabileceğiniz bir beceridir. Zorluklarla karşılaşmadan önce onu geliştirmek için çaba sarf ederseniz, zorlukların üstesinden gelebilecek ve onlardan öğrenebileceksiniz.

Travmatik bir olay veya olumsuz bir deneyimle başa çıkmakta zorlanıyorsanız, profesyonel yardım alın. Profesyonel müdahale olmadan bir uyum bozukluğu yaşayabilirsiniz. Bir terapist, riskinizi azaltmanıza, dayanıklılığınızı artırmanıza ve rahatsızlığınızı sağlıklı bir şekilde yönetmenize yardımcı olabilir. Peki siz bu konuda neler düşünüyorsunuz? Zorluklar insanları güçlendirir mi? Yoksa daha da aşağı mı çeker? Düşüncelerinizi bizimle yorum kısmından paylaşabilirsiniz.