Network Marketing endüstrisi uzun bir süre önce faaliyete geçmiştir. Yaklaşık 80 yıl önce bir Amerikan şirketi bu ticari modeli resmileştirdi. Ortaya çıkışından itibaren her yıl kendini katlayarak büyüyen bu sektör aynı zamanda dar ve orta gelirli kesim için bir umut kaynağı oldu.
Bu sektör aynı zamanda geçtiğimiz süre içerisinde yüz binlerce dolar milyoneri çıkartmıştır. Bu ticarete giren herkes başarılı oluyor mu peki? Aslında hayır. Bu bir ticarettir ve her işte olduğu gibi burada da kazananlar ve gerekeni yapmayıp, kazanamamış olanlar var.
Network Marketingde İş Ciddiyeti Ne Demektir?
Bir çok kişi networke başladıktan sonra, bu ticari alanın da kendi içinde kuralları olduğunu unutuyor. Oturduğu yerden para geleceğini zannediyor. Bu ticaretin geçici bir iş olduğunu düşünüyor. Onlara göre bu ticaret ev hanımlarının işidir veya hayatında hiçbir iş yapmayan insanlar içindir. Bu şekilde düşünen insanlar az değildir ve network marketing bu insanlara göre geçici bir eğlencedir.
Doğru çalıştığın sürece tüm işler iyidir.
Bütün işler fayda sağlayabilir, eğer doğru şekilde ilerlersen. Biz acaba yer fıstığı satabilir miyiz? O işten para kazanabilir miyiz? Bazı marketlere gittiğimizde paketlenmiş yer fıstıkları görürüz. Sizce market sahibi bu yer fıstığını zararına mı satıyor? Onlar bu işten (yer fıstığı satışından) para kazanıyorlar. Hem de milyonlar kazanıyorlar. Ne iş yaparsak yapalım başarılı olmamız için, yaptığımız işi geçici olarak görmemeliyiz ve her zaman ciddiye almalıyız.
“Geçici bir ticaret yoktur, sadece geçici ticaret adamları vardır.”
Tüm işler büyük bir iş olabilir, eğer doğru yolda ve ciddi bir şekilde yapılırsa. İnsanların çoğu bu ticareti bir iş olarak görmüyorlar. Bu rahatsız edici bir durumdur. Çünkü bir çok kişi bu ticaretin ciddi yapılmasından dolayı hayran kalır. Fakat buna rağmen bu sektörü bir çok networker ciddiye almaz. Çünkü onların düşünceleri; ciddi ve büyük bir ticareti sürdürmek için büyük sermaye gereklidir.
Her Networkerin Okuması Gereken Kitaplar – 2 >>
O zaman kendi işimizi kurmak istiyorsak neyi düşünürüz? 100 bin TL ya da 20-30 bin dolarla ancak küçük bir lokanta, küçük bir butik ya da kahve dükkanı açabiliriz. İnsanların çoğu ticaret deyince bu tarz işleri hayal eder. Bunları okulda ya da çevremizde bize öğrettiler bunlarla büyüdük. Bunun için insanlar faydalı bir işten bahsederken (Network Marketing gibi işlerin yatırımları azdır) sermayelerinin az olduğundan dolayı kimse ticari bir iş olarak kabul etmez.
Network marketinge başlangıçta (1000 – 10.000 tl karşılığında) ufak bir şeyler alarak başlanıyor. Bu yüzden bu işi hiçbir zaman ticari bir iş olarak görmüyorlar. Mesela bir TV bir ayakkabı ya da bir saat almak gibi bir eşya alınması da aynen böyledir. Ama bu ticarette tanıtılmış fırsata göre bizde bu ticaretten para kazanabiliriz. Ve bu kazanç biz emek sarf ettiğimiz için veriliyor.
Deneyerek milyoner olacağımıza inanıyoruz.
İnsanların çoğu bu ticarete şu düşünceyle başlıyor: “Denerim, eğer ki başarılı olursam o zaman ciddiye alırım.” Kaç kişi şimdiye kadar böyle düşünmüştür ya da bunu duymuştur? “Tamam, tamam, denerim eğer iyi olursa devam ederim ve ciddiye alırım.” Muhakkak ki bir çoğumuz böyle düşünmüşüzdür.
Böyle bir düşünce şuna benzer; bir iş adamı 50 bin liraya bir iş yeri açıyor ve şöyle diyor; “Ben açarım eğer işler ilerlerse iyi olursa ciddiye alır yaparım.” Eğer 100 bin liraya bir ekmek fırını açsan bırakıp gider misin? Yoksa para kazanınca mı ciddiye alır yaparsın? Böyle yapan bir kişi fırından para kazanabilir mi? Hayır, önce o işi ciddi yapmak gerekir.
Bir Networker Para Hakkında Nasıl Düşünmeli? >
Önce o işi ciddi yaparsın sonra o iş para kazandırır.
İnsanlar network marketingin bir ticaret olduğunu düşünmüyorlar. Birkaç ürün aldıktan sonra her şey bitmiş olur!.. Sadece bu işle bizim irtibatımızın ürünler hakkında olduğunu düşünmemeliyiz. İşimiz çok, önce işimizi ciddiye alırız, sonra bu iş başarılı olur ve bize para kazandırır.
Network marketing ticaretini de diğer ticaretler gibi ciddi yapmak gerekiyor. O zamana kadar işin içine girmemişsek hiçbir hareket olmayacaktır. “Bu ticarette hiç bir şey yapmaya gerek yok.” diyen kişilerden olmamayız. Konuştuğumuz insanlar zor bir iş yaptığımızı bilmeliler.
Her Networkerin İzlemesi Gereken Filmler – 1 >>
Bazı insanlar var ki işi böyle tanıtmaya başlar;
-“Ben bu fırsatı size anlatırım ama tanıtmadan önce söyleyeyim bu iş çok zor bir iştir. Çoğu insan bizi kabul etmez, defalarca ümitsiz olabiliriz ve mecburen ümitsizliğin karşısında ne yapmamız gerektiğini öğreneceğiz.”
Sonra derki;
– “Size bu ticareti tanıtabilirim. Çünkü eğer bunlarla karşılaşmayı kabul etmezseniz hiçbir şeyi anlatmaya gerek yok.” Bu tanıtım diğer kişilerin tanıtımından daha farklıdır.
İşinizi bu şekilde sunmayı bırakmalısınız; “Gel, hiçbir iş yapmayacaksın.” İnsanlara şunu anlatmalıyız; iş zor bir iştir ve mutlaka ciddi olmaları gerekir. Her işin başarısı için o işin içine girmek gerekiyor. Unutmamalıyız ki;
‘’Tarım için en iyi gübre, çiftçinin ayak izleridir.’’
Bir ziraatçi gibi düşünmelisin. Tarlanın içinde yürüyeceksin, ekeceksin, gübre vereceksin, sulayacaksın. Tekrar söyleyelim; Tarım için en iyi gübre çiftçinin ayak izleridir. Eğer bu işin yola girmesini ve başarılı olmak istiyorsak, diğer kişilerin bizi ciddiye almasını istiyorsak önce kendimizden başlamamız gerekiyor.